ÖMK(Öğretmenlik Meslek Kanunu) İçin
12 Haziran Çarşamba günü ANKARA ULUS ATATÜRK MEYDANINDAYDIK!
Genç Eğitim Sendikası Aras Ali Altıntaş, meydandan yaptığı açıklamada,
Değerli basın mensupları, kıymetli eğitim çalışanları Öğretmenlik Meslek Kanunu Taslağı geçtiğimiz
günlerde kamuoyuyla paylaşıldı.
Paylaşılan taslağın öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının yıllardır mesleğimizin haklarının korunduğu bir
meslek kanunumuz olsun diye beklediği içerikle uzaktan yakından alakası olmadığını gördük.
Öğretmenlik Meslek Kanunu İstiyorduk, Öğretmenlik Cezalandırma Kanunu ile karşı karşıya kaldık.
İçeriğinde mesleğimizin onurunu koruyacak, eğitim çalışanlarının can güvenliğini sağlayacak, öğretmenlerin
özlük haklarının iyileştirildiği, karşılaşılan sorunların çözümü diyeceğimiz hiçbir madde bulunmamaktadır.
Öğretmenlik Meslek Kanunu beklerken, Öğretmenliği Bitirme Kanunuyla karşı karşıya kaldık.
Öğretmenlerin iş güvencesini muallak ifadelerle gasp etme niyetiyle hazırlanmış, rotasyon ile sürgüne kapı
aralayan, ekonomik şartların iyileştirilmesini unutmuş bu taslak kabul edilemezdir. Bakanlığın öğretmenlerin
beklentilerini görmezden gelerek hazırladığı bu metin, öğretmenler tarafından istenmemektedir. Öğretmenler,
Öğretmenlik Meslek Kanununda;
Can güvenliğinin sağlanması için önleyici tedbirleri, ertelenme olmayan caydırıcı cezaları, mobbing ve
baskıyı önleyici tedbirlerin alınmasını istiyor!
Öğretmenler; ekonomik şartlarının iyileştirilmesini, eğitim çalışanlarına eğitim-öğretim ödeneğinin 1
maaşa yükseltilmesini ve 24 Kasım’da bir maaş ikramiye verilmesini istiyor!
Ayrıca Uzman ve Başöğretmenlik sürelerinin önceki bakanın açıkladığı gibi 5 ve 10 yıla düşürülmesini,
bu haklarının emekliliğe de yansıtılmasını, yöneticilik atamalarında adil ve yazılı sınav ile atanma yollarının
teminat altına alınmasını, dezavantajlı bölgelerde çalışan eğitim çalışanlarına bölge tazminatı ve yol yardımı
verilmesini, ödüllendirme sisteminin objektif ve şeffaf bir hale dönüştürülmesini istiyor!
Yani açıklanan kanun ile çalışanların beklentisi arasında dağlar kadar fark vardır. Sayın bakanın artık
karar vermesi gerektiği düşünüyoruz! Ya emekçilerinin yanında olacak, bu garabeti ortadan kaldırıp
öğretmenlerin gerçek taleplerini dikkate alarak bir Öğretmenlik Meslek Kanunu hazırlayacak ya da 1 milyon 300
bin eğitim çalışanını karşısına alıp bu garabette ısrar edecek.
Biz Genç Eğitim Sendikası olarak tüm gücümüzle “Meslek Kanunu” adı altında ceza kanununun
geçmemesi için mücadele edeceğiz. Öğretmenlik Meslek Kanunu için tüm sendikaların katılımıyla Meclis Milli
Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonundan ve MEB’den resmi olarak toplantı talep ettik. Talebimizde
haklıyız ve kazanacağız. Siyaset kurumunun da mecliste görüşülecek bu garabete prim vermeyip, gerekli
taleplerimizi dikkate alarak Ülkemizin siyasi iklimini doğru okumaları gerektiğini hatırlatıyoruz. Millete rağmen
siyaseti Türkiye’de yapanların sonunun hüsran olduğunun da altını özellikle çiziyoruz.